İnternette yayınlanan reklamların her zaman başarıya ulaşacağını mı düşünüyorsunuz? Ücretini ödediğiniz ve sonuç alacağınızdan emin olduğunuz reklamlarınız performans göstermiyor mu? Bu soruların cevabı hiçbir zaman kesin değildir ancak bugün bu konuyu biraz farklı bir açıdan ele alacağız.
Popüler Yazılar
Son Yazılar
Online Reklamların Bloke Edilme Oranları Artıyor
Konuyu ele alırken, birkaç markadan ve kavramdan bahsedeceğiz. Bunlardan ilki, PageFair. PageFair, İnternette yayınlanan reklamların ne oranda “görünmediğini” ölçen bir kuruluş. Yanlış okumadınız, yanlış yazmadık. Reklamların ne oranda görüntülendiğini değil, görüntülenmediğini ölçüyorlar. Yani, reklamların ne oranda “bloke” edildiğini ölçmekteler.
İkinci marka, “Adobe”. Adobe hakkında çoğumuzun bilgisi vardır. Konumuzla ilgisi de, internet reklamcılığının önemli bir bölümünde Adobe ürünlerinin kullanılmış ve kullanılmaya devam ediyor olmasıdır. PageFair ve Adobe işbirliğiyle yapılan araştırma, kullanıcıların neden engelleyici program kullanma ihtiyacı hissettiğini, bu eklentilerin düzeyini ve reklam hizmetlerine olan etkisini incelemeyi amaçlıyor.
Ele alacağımız diğer markalar, “AdBlock”, “Ghostery”, “Ublock” gibi, sitenin tarayıcıda reklam göstermesini, platformlar arası bağlantı kurmasını ve çeşitli kodları çalıştırmasını engelleyen programcıklar. Bu programcıklar, Web sitelerinde reklam gösterilmesini ve platformlar arası bağlantı kurulmasını engelleyen eklentiler olarak popüler tarayıcılarda çalışabilmektedir. Bahsedeceğimiz konu da, bu eklentilerin reklam performansını nasıl etkilediği üzerine.
Söz konusu eklentiler hem masaüstünde hem de mobil cihazlarda kullanılabilir olmasıyla dikkat çekmekte. Yapılan araştırma, reklam engelleyici eklentilerin reklamcı şirketlere sadece 2015 yılında 21.8 Milyar Dolar kaybettirdiğini gösteriyor. Araştırmada, popüler tarayıcılardan biri olan Firefox’u kullanan kullanıcıların %16’sının reklam engelleyici eklentileri kullandığı tespit edilmiş. Diğer tarayıcılarla beraber genel kullanım oranı ise %41 olarak ölçülmüş.
Haziran 2015 itibariyle Dünya çapında 198 milyon masaüstü kullanıcısı popüler tarayıcılarda reklam engelleyen eklentileri kullanmakta. Bu oran yıllık olarak 2014 2. çeyreği ve 2015 2.çeyreği arasında %41 artış göstermiş. Bu eklentilerin bir de mobil cihazlara olan yansımasından bahsedebiliriz. Örnek vermek gerekirse, bir mobil oyunun sayfasında gördüğümüz kullanıcı yorumlarında sıklıkla “oyun reklamlarla dolu” eleştirisini görebiliyoruz. Eklentiler mobil cihazlarda uygulama olarak kullanılabilir duruma geldiği için çoğu kullanıcı mobil oyunlarda reklam görmemek için bu uygulamalara yöneliyor. Yani hem Web sitelerinde hem de mobil oyunlarda gösterilmesi beklenen reklamlar aslında kullanıcıya gösterilmiyor.
Popüler tarayıcılar arasında en çok kullanıcıya sahip olanı Google Chrome ve aynı zamanda reklam engelleyici eklentilerin kullanımı olarak da başı çekiyor. Reklam engelleyici eklentilerin yüklenmesi açısından geçen sene ile bugün arasında %51 oranında artış var ve artmaya da devam ediyor. Benzer olarak Firefox’ta artış oranı %17, Apple Safari’de %71. Masaüstünde engelleme faktörü yüksek ancak mobil cihaz kullanımının artışıyla mobil cihazlarda da engelleme faktörü artış göstermekte. 2016 yılının sonlarına doğru her iki platformda da eşit düzeyde engelleyici eklenti kullanılacağı öngörülmekte.
Peki insanlar neden bu eklentileri kullanıyorlar?
İlk aklımıza gelen şeylerden biri, reklamların rahatsız edici görünümü. Google, Google AdWords ile bu konuya ne kadar hassasiyet gösteriyor ve reklamları olabildiğince sade sunuyor olsa da, tek reklam platformu AdWords değil. AdWords dışında ve AdWords’ün kullandığı yöntemler dışında birçok reklam platformu ve yöntem var. En basitinden bir sitede görebileceğiniz bir banner, herhangi bir şirkete ait olabilir. İnternet bu konuda sınırsızlık sunuyor ve kullanıcılar bu konudan rahatsızlık duyuyor. Yapılan ankette,
- Kullanıcıların %50’si kişisel bilgilerinin yanlış kullanımından çekiniyor
- Kullanıcıların %41’i artan reklamlardan şikayetçi
- Kullanıcıların %10’u reklamcıların doğru hedefleme yapmadığını düşünüyor
Tüm bu verileri ele aldığımızda, kullanıcılar çok fazla reklam görmekten rahatsızlık duyduğu için bir reklam engelleyici programa ihtiyaç duymakta ve reklamların engellenmesini sağlamakta. Peki reklamlar kullanıcıya gösterilmediğinde nasıl bir zararla karşılaşılabilir?
Temel olarak baktığımızda, reklamların hedeflendiği kişiler, ücretli olarak yayınlanan reklamları görmediği için herhangi bir erişim ya da dönüşüm elde edemiyorlar. Hedeflenen kullanıcıların sayısı arttıkça, reklamların gösterilme sayısı azalıyor, böylece daha az kişiye ulaşan reklamın getirisi de düşüyor. Yani reklam yayına girmeden önce hesaplanan erişilebilecek kişi sayısında ciddi bir düşüş yaşanmakta. Bu sebeple özellikle Web sitelerinde de dönüşüm performansının düşmesi söz konusu olabilmekte.
Peki bu konuyu neden ele aldık?
Arama Motoru Optimizasyonu, ücretli dijital reklamcılığa alternatif olarak kullanabilecek, tamamen organik ve çok yüksek bütçe gerektirmeyen bir pazarlama şekli olarak öne çıkması söz konusu. Normal şartlarda ücretli dijital reklamcılıkla rakip olarak gösteriliyor olsa da, aslında SEO çalışması ile birlikte yürüyebilen bir ilişki olduğunu söyleyebiliriz. Fakat kullanıcı tercihlerini de işin içine kattığımızda, şu an SEO çalışması yapılmış bir Web sitesinin kullanıcılar tarafından “ben bunu görmek istemiyorum” diyerek engellenmesi bir tercih değil. Tercih, kullanıcının karşılaştığı sonuca tıklayıp tıklamamasıyla ilişkilendirileceği için, AdBlock, Ublock, Ghostery gibi eklentilerin yüklenmesinin fiili olarak tek bir amacı olduğunu görüyoruz: Reklamları engellemek. Her ne kadar reklam platformları bu eklentileri aşmaya çalışsa da, eklentiler de kendilerini geliştirmeye ve yüzlerce reklamı engellemeye devam ediyor. Örneğin kişisel olarak da kullandığım iki programın bir Web sitesinde gösterimini engellediği reklamlarla ilgili veriyi aşağıda görebilirsiniz:
Bu sebeple, ücretli dijital reklam çalışmalarına başlanırken, reklamların engellenmesi riskinin olduğu da göz önüne alınmalıdır. Fakat ne şanslısınız ki, bir SEO çalışması yaptığınızda böyle bir riskle karşılaşmanız mümkün değil.