App Annie Türkiye Mobil Uygulama Ekonomisi Raporu

Türkiye mobil uygulama pazarı dünyada ilk 10 arasında yer almakta. App Annie mobil uygulama analiz servisinin yayımladığı “The State of The Turkish App Economy” raporuna göre, önümüzdeki birkaç yıl Türkiye mobil uygulama pazarı, bu pazarı hedefleyen mobil uygulama geliştiricileri ve markalar açısından ciddi fırsatlar yaratacak gibi görünüyor. Gelin hep birlikte rapordan önemli detaylara göz atalım.

Akıllı telefon oranlarının Internet erişiminde üstlendiği rol bilgisayarlara kıyasla daha da arttı. Aynı zamanda mobil uygulamaların kullanım oranları da git gide artıyor. Ülkemizde de gittikçe büyüyen bir pazar haline gelen mobil uygulama pazarı, birçok farklı kategoride öne çıkan uygulama kullanım oranlarıyla hem uygulama üreticilerine hem de reklam verenlere büyük fırsatlar sağlayabilir duruma geldi. Bu fırsatların değerlendirilmesi için istatistiklere ihtiyaç duyuyorsanız, mobil uygulamalara yönelik analitik veri hizmetleri sunan App Annie, Türkiye’deki uygulama pazarı ile ilgili hazırladığı raporu geçtiğimiz günlerde yayınladı.

İstatistiklerle Türkiye’deki Mobil Uygulama Verileri

Raporda en çok dikkat çeken bulgular:

1. Türkiye olgunlaşma yolunda Almanya pazarı gibi henüz erken aşamalarda olmasına rağmen dünyanın en büyük pazarları arasında yer alıyor,
2. Önümüzdeki birkaç yıl içinde bağlılık ve ciro açısından önemli bir büyüme bekleniyor,
3. Yerli uygulamalar oldukça başarılı ve bu açıdan gelecek yerli yatırımcıya büyük fırsatlar sunuyor.

Toplam uygulama indirme adetlerine bakıldığında, Türkiye 2017 yılında ülkeler sıralamasında Meksika’nın ardından sekizinci sırada yer alırken, daha büyük nüfusa sahip Japonya, Filipinler, Vietnam ve Mısır gibi ülkeleri geride bırakmış durumda. İndirme adetlerindeki artış oranı ise bir önceki yıla göre %4 olarak gerçekleşmiş görünüyor.

2012-2017 yılları arasında ortalama %44 büyüyen yıllık indirme adetlerinde ivmenin azaldığı görülüyor ve önümüzdeki 5 yıl içinde %4 oranında bir büyüme bekleniyor.

Android uygulamalarında ortalama geçirilen zaman 2018 yılında son 3 yılda %14’lük artışla 186 dakikaya ulaşırken, toplam kullanıcı harcamaları ise 2017 yılında USD 250 milyon seviyesine dayanmış görünüyor.

Raporda ilgi çeken bulgulardan biri Türkiye’deki toplam indirme adetlerinin Android ve IOS platformları arasındaki dağılımında Android’in %82 seviyesindeki yüksek ağırlığı. Android platformunun dünya genelindeki ağırlığı %64 iken aynı oran Almanya’da 67% ve Apple’ın göreceli olarak daha güçlü olduğu Birleşik Krallık’ta sadece %41. 2017 yılında Türkiye’de uygulamalarda geçirilen toplam zamanın kategoriler arasındaki dağılımına bakıldığında iletişim, sosyal medya ve video uygulamalarının yaklaşık %70’lik bir dilime sahip olduğu, Almanya ve Birleşik Krallık’a oranla ağırlığı daha yüksek olan sosyal medya kategorisinin ise başı çektiği görülüyor. Bu üç kategoriyi ise oyunlar takip ediyor. Bir önceki yıla göre toplam indirme adetlerinde en çok artış görülen kategorilerin arasında 56%’lık büyüme ile liderliğe oturan Yeme & İçme kategorisini %45’lik artışla Sağlık & Spor ve 31%’lik artışla Kitap kategorisi takip ediyor.

2017 yılında Türkiye’de indirilen uygulamaların %14’ü yerli firmalara ait ve bu rakam Almanya’daki orana oldukça yakınken yerli uygulamaları ile ön plana çıkan Rusya’da aynı oranın %24 seviyesinde olduğu görülüyor. 2018 yılının ilk yarısında oyun kategorisi dışındaki kategoriler incelendiğinde ilk 10 uygulama içinde 3, ilk 20’de ise 8 yerli uygulamanın yer aldığı görülüyor. Sıralamaya giren yerli uygulamalarda ağırlıkla ön plana çıkan sektörler bankacılık ve mobil iletişim. Oyun kategorisinde ise ilk 20 içinde okey ve kelime oyunlarından oluşan 4 Türkçe içerikli uygulama yer alıyor.

Türkiye’de Mobil Uygulamaya Yönelik Talep Ne Yönde?

Türkiye uygulama ekonomisindeki eğilimlere bakıldığında, mobil iletişim firmalarının geleneksel self-servis hizmetlerine yönelik uygulamalarına olan talebin önemli ölçüde arttığı görülüyor. Akıllı telefonların gelişimi ile birlikte mobil iletişim firmalarının tekelinden çıkarak kablosuz ağlar aracılığıyla tüketiciye ulaşan Spotify, Netflix vb. OTT uygulamaların popülerliği gittikçe artarken, Türk mobil iletişim firmalarının da ürün portföylerini geliştirerek çeşitlendirmesi ve self-servis hizmet kategorisi dışında geliştirdikleri uygulamaların indirilme adetlerinin son iki yılda önemli ölçüde büyümesi dikkat çekiyor.

Türkiye’de 2017 yılında eğlence kategorisindeki uygulamalarda geçirilen toplam zamanın yükselen bir ivme ile bir önceki yıla göre %80 arttığı görülüyor. Bu ivmenin temelinde ön plana çıkan uygulamalar aylık ortalama kullanıcı adetlerini 2018 yılının ilk yarısında bir önceki yıla göre ikiye katlayan Netflix ve TV+ platformları. Yerli video yayın platformları TV+ ve PuhuTV 2018 yılının ilk yarısında pazara hakim olurken en hızlı büyüyen uygulama ise Netflix oldu. Eğlence kategorisindeki uygulamalarda toplam tüketici harcamaları da yükselen bir ivme ile artarak 2017 yılında TRY 40 milyon seviyesini geçti. Sosyal paylaşım alt kategorisinde özellikle kısa video platformları Music.ly ve Kwai indirilme adetlerinde 2018 yılının ilk yarısının sonuna doğru ciddi bir artış görülüyor.

Türk tüketicilerin finansmanlarını yönetmek için uygulamalara daha çok yöneldiği görülürken, büyük bankaların aylık aktif kullanıcı adetleri de önemli ölçüde artıyor. 2018 yılının Mayıs ayı içinde bankaların cüzdan uygulamaları arasında ilk sırayı Garanti Bankası’nın Bonus Flaş uygulaması alırken tüm uygulamaların aylık ortalama açılma oranının %74 olduğu görülüyor. Türk kullanıcılar banka uygulamalarına önemli oranda ilgi gösterirken, kullanım oranlarının ve ortalama oturum sürelerinin ABD ve Birleşik Krallık gibi gelişmiş ülkelere göre daha yüksek olması dikkat çekiyor.

Türkiye’de online alışveriş kategorisindeki uygulamalarda açılan oturum adetlerinin son 3 yılda 9 kat arttığı görülüyor. 2018 yılının ilk ayında aylık aktif kullanıcı adetlerine bakıldığında ilk 10 uygulamadan 7’sinin, ilk sırada Sahibinden.com olmak üzere, yerli platformlardan oluşması ilgi çeken detaylar arasında yer alıyor. ABD merkezli Letgo uygulaması ise 2016 yılındaki TV reklam kampanyasını takip eden süreçte kazandığı ivme ve artan pazar payı ile ikinci sırada yer alıyor. Letgo kullanıcılarının %53’ü aynı zamanda Sahibinden.com kullanıcısı.

Türkiye’de oyun kategorisindeki tüketici harcamaları 2016 yılındaki keskin artışla birlikte TRY 1 milyar seviyesini aştıktan sonra ivme kaybetse de istikrarlı bir şekilde yükselmeye devam ediyor. Gram Games, 1010! ve Six! Gibi oyunlara desteğini sürdürüp 2017 yılında piyasaya sürdüğü Bounzy!’yi test ederken son derece başarılı olan Merged! oyununu da genişleterek büyümeye devam ediyor. Peak Games ise aralarında Okey Plus’ın da bulunduğu kart oyunlarını Zynga’ya sattıktan sonra uzun süredir piyasada olan Toy Blast ve 2017 yılında piyasaya sürdüğü Toon Blast serisinin başarısı ile açılım yapmaya devam ediyor. Firma gerçek zamanlı ve para ödüllü bilgi yarışması oyunu HQ Trivia’ya verdiği 1 haftalık sponsorluk ve reklam yatırımının meyvelerini toplarken bu sayede son haftalarda Toon Blast’ın uygulama sıralamalarında yeniden tırmanışa geçtiği görülüyor.

Turkcell yatırımı ile HQ Trivia’nın Türkiye’deki yerli örneği olarak geliştirilen Hadi de son haftalarda kullanıcı adetini 200 bin üzerine çıkararak ön plana çıkan oyunlar içinde yer alıyor. Raporda SKGames’in kurucusu Soner Kara’nın geliştirdiği Traffic Racer ve Traffic Rider oyunlarının Türkiye sınırlarını aşan başarısına da dikkat çekiliyor.

Peki Mobil Uygulama Alanında Neler Yapılabilir?

“Mobil uygulamamızı nasıl daha iyi bir noktaya getirebiliriz?” sorusuna vereceğimiz ilk cevap: “Daha verimli, daha stabil çalışan ve kullanıcı dostu uygulamalar yapmak” oluyor. Her zaman söylediğimiz gibi, uygulamanız süper bir amaca hizmet ediyor olabilir ancak düzgün çalışmadığı sürece kullanıcı gözünde “işe yaramaz” olmaktan öteye gidemez. Bu yüzden fikrinize verdiğiniz değer kadar uygulamanızın kullanıcı dostu olmasına da değer vermeniz gerekir.

İlk olarak uygulamanın verimli olmasını sağlayabiliriz. Zaten gerisi bundan sonra geliyor, geliştiriciler veya uygulama sahipleri uygulama markette yapacakları bir dizi ASO iyileştirmesiyle birlikte, uygulamalarının daha fazla görünürlüğe sahip olmasını sağlayabilir. Ayrıca uygulama içerisinde farklı sektörlerde iş yapan firmaların reklam vermesini sağlayacak alanlar olmalıdır. Bu alanların ve yayınlanacak reklamların olumsuz kullanıcı deneyimi ortaya çıkarmayacak şekilde tasarlanmasında fayda olduğunu düşünmekteyiz. Çünkü sorunsuz çalışan bir uygulama bile sırf reklam alanlarının kullanımı veya reklam gösterme yöntemleri yüzünden kullanıcı tarafından “olumsuz” değerlendirmeyle yüzleşmek zorunda kalabilir. Reklam konusunda minimal düşünmek her zaman daha iyidir; yani reklamları kullanıcının gözüne sokmayın, bir köşeye de saklamayın, olması gerektiği gibi gösterin yeter.

Türkiye mobil uygulama konusunda sürekli gelişen bir pazar ve bu pazarı değerlendirmek için yapmanız gereken çok fazla şey olabilir. Siz de bu pazardan bir pay elde etmek istiyorsanız adım atmaya başlamalısınız. Eğer ihtiyaç duyarsanız bizimle iletişime geçebilir ve ASO hizmeti almaya başlayabilirsiniz.

App Annie raporunun tamamını okumak için bu linke tıklayabilirsiniz: The State of the Turkish App Economy