Google Mobil Öncelikli İndeksleme Nedir?

Kasım ayı başında Google Webmaster Central blogunda yayımlanan bir duyuru SEO ile ilgilenenlerin kafasının ciddi şekilde karışmasına yol açtı. Buna göre Google Ocak 2017 ile birlikte mobile first indexing (mobil indeksin önceliklendirilmesi) uygulamasına geçiyor. Peki web sitesi sahipleri bu gelişmeye nasıl hazırlanmalı? Sizler için derledik.

Google Mobile First Indexing Nedir?

Halihazırda sitenizin desktop versiyonunu dikkate alan tek bir Google dizini bulunmakta. Bu dizin  sitelerin desktop versiyonlarını taramak ve dizinlere eklemek için kullanılan Googlebot(desktop user agent) tarafından oluşturulmakta. Mobil Googlebot sadece mobil uyumluluk ve diğer mobil sinyallere göre mobil sıralamaları belirliyor. Ancak hem mobil hem desktop için özünde aynı dizini kullanıyoruz.

Herhangi bir Google kullanıcısı bir arama yaptığında (desktop ya da mobil üzerinden) Google algoritması Googlebot desktop tarayıcısının oluşturduğu dizini dikkate alıyor. Yapılan arama sorguları desktop dizinde buluyor, sıralamalar orada belirliyor ve hatta mobil arama motoru sonuçlarında gördüğünüz başlıkları ve açıklamaları dahi desktop dizinden alıyor. Sonraki aşamada mobil sıralamaları belirlerken işin içine mobil Googlebot’un yakaladığı sinyalleri dikkate alıyor. Bu da desktop ve mobil sıralamalar arasında zaman zaman sıralama farklılıkları oluşmasına yol açıyor.

Mobile First Indexing ile mobil versiyonunuzu dikkate alarak hem desktop hem mobil sıralama sonuçları belirlenecek. Oldukça radikal bir değişim, değil mi?

Google’ın bu değişiklik ile ilgili bir diğer gerekçesi ise şu; desktop versiyonlar SEO açısından aşırı derecede optimize edilmiş durumda. Ancak mobil versiyonlar henüz mobil SEO düşüncesiyle optimize edilmiş değiller. Burada işin içine kullanıcı deneyimi vb gibi faktörlerde gireceği için sıralamaları mobil versiyonlara göre yapmak (sürekli artan mobil kullanım oranları da göz önüne alındığında) çok daha isabetli olabilir.

Google Mobile First Indexing En Çok Hangi Siteleri Etkileyecek?

Desktop ve mobil versiyonlarında aynı içeriği sunan responsive (duyarlı) ya da dynamic serving (dinamik sunum) yapısını tercih etmiş site sahiplerinin bu gelişmeye hazırlık için herhangi bir çalışma yapması gerekmiyor.

Sitenizin mobil versiyonunda mobil kullanıcı deneyimini iyileştirmek adına desktop versiyonunuzdan çok daha az içerik sunuyorsanız, bu gelişme en çok sizi negatif etkileyebilir. Google’ın sizden beklentilerini karşılamanız gerekiyor;

• Hem desktop hem de mobil versiyonunuzda yapısal veri kullandığınızı teyit edin. Search Console altındaki Yapısal Veri Test Aracı ile kontrol edebilirsiniz.
• Google mobil versiyonunuzda yapısal veri kullanırken aşırıya kaçmamanızı ve konu dışına taşmamanızı tavsiye ediyor.
• Robots.txt test aracı ile mobil versiyonunuzun Googlebot erişimine açık olduğundan emin olun.
• Canonical linklerinizde herhangi bir değişikliğe gitmeniz gerekmiyor. Google bunları dikkate almaya devam edecek.
• Sadece desktop versiyonunuz varsa, zaten mobil kullanıcılar açısından yeterli kullanıcı deneyimi sunamadığınız için mobil organik trafikten daha fazla yoksun olacaksınız.
• Eğer mobil sitenizi yenileme aşamasındaysanız, yarım yamalak bir mobil siteyi yayıma almak yerine, mobil siteniz tamamlanıncaya ve tam randımanlı çalışıncaya kadar desktop versiyonunuz ile devam edebilirsiniz.

Google Neden Böyle Bir Karar Almış Olabilir?

Desktop site üzerinden mobil sıralamaların belirlenmesi zaman zaman trajikomik durumlara yol açıyor; mobil arama sonuçlarında bir domaine ait ilginizi çeken bir sayfaya tıklıyorsunuz ve mobil sitenin ana sayfasına yönlendiriliyorsunuz. Mobil versiyonda karşılığı olmayan ancak mobil sıralamalarda karşılaştığınız bir sayfa olduğu için kuvvetle muhtemel mobil sitenin ana sayfasına yönlendiriliyorsunuz. Neticede gitmek istediğiniz sayfa ile alakasız bir sayfaya yönlendirildiğiniz için çoğu zaman siteyi terk ediyorsunuz.

Google artık bu tür tuhaf durumların oluşmasını engellemek istiyor. Eğer bir sayfa içeriğiniz mobil versiyonda bulunmayacak kadar önemsizse, belki de o içerik ile ilgili sıralamalara sokulması gereken en uygun site sizinkisi olmayabilir?

Google’ın Resmi Webmaster Central Blog‘unda açıkladığı, Mobil İnternet kullanımının oldukça arttığı ve masaüstü kullanımı geride bıraktığı günümüzde yapılacak olan bu hamle, mobil sitelerin trafik kaybetmemek için daha verimli ve kullanışlı hale getirilmesini şart koşmakta. Yapılan incelemeler ve elde edilen araştırmalar ışığında, gelişmiş ülkelerde mobil İnternet kullanımı yüzdesel olarak masaüstü İnternet kullanımını geride bırakmış durumda.

2016 yılı tamamlandığında nasıl bir oranla karşılaşacağımızı az çok tahmin edebiliyoruz. Mobil İnternet kullanımı beraberinde arama motoru kullanım oranlarının mobil tarafta da artması anlamına geliyor. Yukarıdaki istatistikte de görülebileceği gibi, 2015 yılında %52,7 ile masaüstü kullanımını geride bırakan mobil İnternet kullanım oranının, 2016 yılı sonu itibariyle % 56,1’e ulaşması beklenmekte.

Sadece İnternet kullanımı anlamında değil, “mobil olmak” kavramına uyacak şekilde de akıllı telefon kullanımının da arttığını söyleyebiliriz.
Yukarıda da görebileceğiniz gibi, 2017 yılının sonunda akıllı telefon kullanımının Dünya çapında 2,1 milyara, 2017 yılında da 2.32 milyar adede ulaşması beklenmektedir.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde benzer bir eğilimin gözlemlendiğini baz aldığımızda bu, kısaca mobil İnternet kullanımının gittikçe popüler olacağı anlamına geliyor.
Ayrıca bu rakamlar başka bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde şu anlama geliyor; “Mobil Uyumluluk” konusunda trendi yakalayamamış olan Web ve Mobil sitelerin organik trafik kaybetmesi.

Mobil SEO Performansını İyileştirmek İçin Neler Yapılabilir?

Mobil uyumluluk konusunda birden fazla seçenek mevcut, Google bizzat responsive (esnek) tasarımı tavsiye etse de, bütçe, kodlama dili ve zaman faktörlerine göre seçimler yapılabilir.

Yapılan seçimin kendine göre avantaj ve dezavantajları olması normaldir, ancak Arama Motoru Optimizasyonu ve kullanıcı deneyimi açısından bakıldığında en uygun seçenek “esnek tasarım”dır. Tasarım tercihi sonrasında dikkat edilmesi gereken temel noktalar vardır:

• Tam mobil uyumluluğun yakalanmış olması
• Site yükleme hızının maksimum düzeye çıkarılması
• Kaynakların erişime açık bırakılmış olması
• Site üstü optimizasyonun Mobil siteye de uygulanmış olması
• Masaüstü sitedeki deneyimin mobil sitede de aynı düzeyde olması

Yukarıdaki maddeleri tek tek incelersek;

Tam Mobil Uyumluluğun Yakalanması

Mobil uyumluluk sayfa bazında geçerli olan bir kural olduğundan, yapılacak  geliştirmelerin Web sitesindeki her sayfa için ayrı ayrı uygulanmış olduğundan emin olunması gerekmekte. Mobil sitenizin belli bir bölümü mobil uyumluyken, geri kalan kısmı mobil uyumlu değilse, organik trafiğin olumsuz etkilenmesi söz konusudur.

Site Yükleme Hızının Maksimum Düzeye Çıkarılması

Sitenizde kullandığınız sunucu, kod optimizasyonu, kaynakların kullanımı gibi birden fazla bileşenin etkilediği site yükleme hızı, mobil uyumluluğun en önemli parçalarından biri. Google Page-Speed Insights ve benzeri birçok online araçla yapacağınız ölçümlerle site yükleme değerlerinizi ve optimizasyon fırsatlarını görebilir, site yükleme hızını artırabilirsiniz.

Kaynakların erişime açık bırakılmış olması

Robots.txt dosyasında veya sayfa bazlı engellemeler, arama motorlarının tüm kaynaklara erişmesini engellemekte, bu yüzden mobil uyumluluk ve site yükleme hızı testlerinde alınan sonuçlar yanıltıcı olabilmektedir. Ayrıca arama motorlarının site içeriğini değerlendirirken kullandığı verilerin engellenmiş olması, muhtemel trafik kayıplarına yol açabilir. Bu sebeple eğer mümkünse sitenizde yer alan tüm dizin ve kaynakların erişime açık olması sağlıklı olacaktır.

Site üstü optimizasyonun Mobil siteye de uygulanmış olması

Bazı geliştiriciler ve bazı SEO Uzmanları sadece masaüstü kullanıcılara yönelik optimizasyona ağırlık vererek büyük bir hata yaptıklarının farkında olmayabilirler. Bu hatadan ne kadar erken dönülürse kârdır. Temel SEO öğeleri optimize edilirken ve Site üstü optimizasyon yapılırken mobil kullanıcıların deneyimini artırmak da mümkün olabilir. En sık karşılaştığımız hatalardan biri, mobil kullanıcıların sınırlı ekran çözünürlüğüne sahip olduğu unutularak, sitede kullanılan öğelerin büyüklüğünün yanlış ayarlanmış olması, sayfa başlığı ve sayfa açıklamasının eski karakter sınırlarına dayanılarak yazılmış olmasıdır.

Masaüstü sitedeki deneyimin mobil sitede de aynı düzeyde olması

Özellikle e-ticaret sitelerinde sıklıkla karşılaştığımız hatalardan biri de, masaüstü deneyiminin mobil deneyimle benzer olmaması yönünde. Bu konuda çeşitli senaryolardan bahsedebiliriz; alışveriş yapmak için masaüstü sitenize gelen kullanıcı, bir sebepten bilgisayar başından kalkmak zorunda olabilir ve sonrasında işlemine akıllı telefonundan ya da tabletinden devam etmek isteyebilir. Bu noktada kullanıcıya aynı deneyimi sunamayan bir site, kullanıcının ikinci tercihi olma şansını kaçırmaktadır.

Mobil Siteniz Yok Mu?

Eğer Web sitenizin mobil bir versiyonu yoksa, işler sizin için çok daha zor olacak gibi görünüyor. Mobil Googlebot masaüstü sitenizi tarayacak ve mobil uyumlu olmayan ne varsa hepsini dizine ekleyecektir. Bu durumda siteniz mobil uyumluluk konusunda zayıf not alabilir ve mobil kullanıcıların yaptığı aramalarda sıralamaya giremeyerek büyük bir trafik potansiyelini kaçıracaktır. Eğer mobil siteniz yoksa, hemen çalışmalara başlamanızı tavsiye ederiz.

21 Nisan 2015 tarihinde Google tarafından yayına alınan Mobil Uyumluluk Güncellemesine uyum sağlayamamış yüz binlerce Web ve Mobil sitesinin trafik kaybettiği göz önüne alındığında, bu güncellemenin ne kadar önemli olduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda mobil internet ve akıllı telefon kullanım oranlarının git gide artması, 2017 yılında her alanda “mobil uyumlu” olan sitelerin kazanacağı anlamına geldiğinden, mobil uyumluluk konusunu ayrıca ele almakta çok büyük fayda görmekteyiz. Mobil uyumluluk konusunda merak ettiğiniz her şeyin cevabını bulabilmek için Mobil SEO Rehberi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.