Google’ın Reklam Sayısını Azaltması Organik Trafiği Nasıl Etkiledi?

Normal bir kullanıcı için Google arama sonuç sayfası bir ay öncesine göre çok farklı görünmeyebilir. Fakat SEO ve Adwords kampanyaları yürütenlerin değişiklikler gözlemlediğini söyleyebiliriz.

Özellikle sağ sütunda bulunan reklamların kaldırılması hem dijital reklam hem de arama motoru optimizasyonu konusunda birçok soru işareti ortaya çıkardı. Genelde bu durum organik trafik elde etmenin giderek güçleşeceği şeklinde yorumlandı. Peki gerçekten de öyle mi? Gelin hep birlikte göz atalım…

Arama Sonuç Sayfası Nasıl Değişmişti?

Değişiklik öncesi arama sonuç sayfasında sağ tarafta çıkan reklamlar ağırlıklı olarak e-ticaret bazlı sorgular için görüntüleniyordu. Yapılan sorgu satışta olan bir ürünle ilgiliyse, fiyat seçenekleriyle birlikte listelenen sağ sütundaki reklamlar, hizmet almak isteyen kullanıcının sorgularına da yanıt verecek şekilde sıralanmaktaydı. Yapılan çalışmalar sağ sütundaki reklamların arama sorgusunun altında bulunan sorgular kadar dikkat çekmediği yönünde olsa da, reklam verenlere tıklama başına maliyet (CPC) açısından uygun bir bütçe ayırma fırsatı verebiliyordu. Tabi bu durum sağ sütunda yer alan reklamların her zaman ucuza mal olacağı anlamına da gelmiyordu, ancak arama sonuç sayfasına ilk bakışta aynı anda 12 reklamın birden görünmesi doğal olarak rekabeti çok fazla zorlamıyordu.

Arama sonuç sayfasında sağ sütundaki reklamların kaldırılmasında mobil İnternet kullanımının hızla artması da çok büyük bir etken. Zaten konuyu inceleyen herkes “Google mobil reklamlara ağırlık veriyor” cümlesini duyabilirsiniz. Bu durum masaüstü bilgisayar kullanıcılarının arka planda bırakılması anlamına gelmiyor; amaç birbirinden farklı avantajları ve dezavantajları olan platformları birbirinden ayırmak. Akıllı telefonların hala bilgisayarlar kadar yüksek kapasiteli olmadığını düşündüğümüzde, biz de bu amaca hak veriyoruz.

Şimdi baktığımızda özellikle e-ticaret ve ürün satışı ağırlıklı aramalar yapıldığında bir reklam kartı ve 2 adet AdWords reklamı görebiliyoruz. Google AdWords reklam önizleme aracıyla yaptığımız incelemede, şöyle bir görüntüyle karşılaşıyoruz:

Yaptığımız aramada ilk sırada yer alan reklam bandı gördüğünüz gibi “Sponsorlu” olarak yer almakta. Bu bölümde yer alan bilgi şu şekilde:

“Arama sorgunuza dayanarak, bir ürün bulmaya çalıştığınızı düşünüyoruz. Bu kutuyu tıklamanız, isteğinizi karşılayabilecek sağlayıcılara ait sonuçların gösterilmesini sağlar. Bu sağlayıcılardan bazıları Google’a ödeme yapıyor olabilir. Fiyatlara nakliye maliyetleri dahil değildir. Ek nakliye maliyetleri söz konusu olabilir. Gösterilen fiyatlara KDV ve geçerli ücretler dahildir.”

Bu aramayı hem reklam önizleme aracında hem de kendi tarayıcımızda yaptığımızda, sayfanın en altında da 3 adet AdWords reklamı yer aldığını görmekteyiz. Kalan 9 seçenek de organik sonuçları gösteriyor. Aynı aramayı mobil cihazlarda yaptığımızda ise iki adet reklamın arama sonuç ekranına yansıdığını görmekteyiz:

Her iki arama sonucunda da ilk bakıştaki organik sonuçların görüntülenme ihtimali çok yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Fakat arama terimini değiştirdiğinizde görüntülenen reklamların sayısının da değiştiğini görmek mümkün. Bu açıdan hedeflediğiniz organik arama terimlerinin önemi çok büyük. Eğer SEO projenizi Google AdWords reklamlarıyla desteklemiyorsanız, hedeflediğiniz arama terimleriyle çıkan reklamların ne düzeyde etkili olduğunu gözlemlemenizi tavsiye ederiz. Rakipleriniz sizin hedeflediğiniz arama terimlerine yönelik reklamlar veriyor olabilirler.

Bu noktada en çok merak edilen değişen arama sonuç sayfası görünümünün dijital reklam bütçelerini nasıl etkileyeceği. Dolayısıyla bu değişiklikten sadece AdWords kampanyası yürütenler değil , organik trafik elde etmek için içerik üreten Web siteleri de etkileniyor.

Bu İlk Değil Son da Olmayacak

Arama sonuç sayfasında daha önce de birçok değişiklik yaşanmıştı; sağ sütundaki reklamları ilk defa görüldüğünde yine organik trafiğin nasıl etkileneceği konuşulmuştu. Ancak şu an rahatlıkla söyleyebiliriz ki, yaşanan değişiklik organik  trafik için büyük bir fayda sağlayacak. AdWords tarafında kaliteli reklamlar yayımlayan müşterilerin hiçbir şey kaybetmeyeceği bir noktadayız.

Değişiklik üzerinden bir ayı aşkın süre geçti. Google Analytics hesaplarını kontrol ettiğimiz sitelerde organik trafikte bu değişiklikten kaynaklanması muhtemel herhangi bir organik trafik düşüşüne rastlamadık. Bu durum aslında biraz da şunu gösteriyor; Google sağ sütundaki reklamları kaldırarak, arama motoru sonuçlarının üst bölümündeki reklam sayısını 4’e çıkartmış olsa dahi, insanlar bunların reklam olduğunu, çoğu durumda reklam metninde yazılı ifade ile gidilen sayfa arasındaki ilgi-alaka eksikliğini yaşayarak deneyimlemiş durumdalar. Dolayısıyla bu reklam bölümünü kolaylıkla görmezden gelerek alt bölümdeki doğal arama motoru sonuçlarına tıklamaya devam ediyorlar.

Konuya ilk olarak dijital reklam tarafından bakmakta fayda var. Google AdWords, belli bir kalite puanına ulaşmayan reklamları daha nadir gösteriyor, bu yüzden düşük kaliteli reklamları yayımlayan müşteriler ya bütçelerini yükseltmek ya da reklamlarını daha kaliteli hale getirmek zorunda kalıyorlar. Yüksek kaliteli reklamlar gösteren müşteriler ise herhangi bir bütçe değişikliğine gitmiyor, fakat eğer rakipleri de kaliteli reklam ve giriş sayfaları hazırlamışsa daha yüksek bir rekabetle karşılaşıyorlar.

Bu açıdan bakıldığında reklamın kalitesi kadar ulaşılmak istenen nokta ve hazırlanan giriş sayfaları çok büyük önem taşımakta. Google AdWords kalite puanını sadece reklamın ne kadar kaliteli olduğuna göre değil, kullanıcının giriş yaptığı sayfaya göre de belirlemekte. Yani burada ortaya çıkan sonuç; SEO’nun dijital reklamcılık için çok büyük önem taşıdığıdır. Eğer giriş sayfanız yeteri kadar kaliteli ve kullanışlı değilse, istediğiniz kadar bütçeyle istediğiniz kadar çok reklam yayınlayın, kalite puanınız yine de düşük olacak.

Ayrıca kaliteli giriş sayfaları yayınlamanın bir diğer faydası da, sayfanızın reklam gösterilmeyen bir arama sorgusunda organik sonuç olarak yer almasıdır. Yani sadece Google AdWords reklamlarının kalite puanını yükseltmekle kalmıyor, reklamların hedeflemediği bir arama sorgusunda da yer alma şansını yakalayabiliyorsunuz. Çünkü çok yüksek bir bütçeniz yoksa zaten bütün arama sorgularını hedeflemeniz mümkün olmaz. Bütçeniz oldukça yüksek olsa bile bütün arama terimlerini hedeflemek gibi gereksiz bir hamle de yapmazsınız.

Sonuç olarak; arama sonuç sayfasına şöyle bir baktığımızda, hem SEO tarafında hem de Google AdWords sakin olmamız gerektiğini, içeriğimizin güncelliğine ve kalitesine odaklandığımız taktirde ne bütçe ne trafik ne de kazanç tarafında herhangi bir şüpheye düşmenin söz konusu olmayacağını söyleyebiliriz. Eğer içeriğinizin ve / veya reklamlarınızın yeteri kadar optimize olmadığını düşünüyorsanız, Google AdWords tarafında kalite puanınızı yükseltemiyorsanız, bir an önce harekete geçmenizi tavsiye ederiz.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, özellikle mobil cihazlara ağırlık vermek, dijital reklamcılık konusunda yaptığınız her şeyden daha fazla verim almanızı sağlayabilir. Mobil uyumluluk, lokal SEO ve kaliteli içerikle hem organik trafiğinizi artırabilir hem de bütçenizi daha verimli kullanarak dijital reklam kampanyalarınızdan fayda sağlayabilirsiniz.