WordPress SEO Teknikleri

Dünyada pek çok Web sitesi WordPress ile hazırlanıyor. Ücretsiz olması, kullanışlı içerik yönetim paneli, kodlama hakkında bilgisi olan olmayan her kullanıcının kolayca yönetebileceği bir Web sitesi oluşturmasına imkan vermekte.

Bu yazımızda  WordPress ile oluşturduğunuz Web sitenizi ya da blogunuzu pratik yöntemlerle nasıl SEO uyumlu hale getirebileceğinizi anlattık.

Güncel ve Özgün İçerik Candır, Kraldır, Aslandır Kaplandır:

İlk olarak, WordPress kullanıyor olun veya olmayın, her Web sitesinin SEO konusunda başarılı olmasını sağlayan ilk şey, kaliteli içeriktir. Daha önce pek çok kez incelediğimiz içerik konusunda birkaç özet bilgi verelim:

Üretilen içeriğin arama motorlarında görünür olmasını sağlayan birkaç kriterden bahsedebiliriz;

• İçeriğin özgün olması: İçeriğinizin bir başka Web sayfasından bütünüyle ya da parça parça alıntılanmadan üretilmesi çok önemlidir. Arama motorları kopyalanmış içeriği tespit edebilir ve bu durum ceza almanıza sebep olabilir.
• İçeriğin güncel olması: Tarihi geçmiş bir konuda içerik üretiyorsanız, bu içeriği güncelmiş gibi göstermeniz kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyecektir, kullanıcılar güncel içeriğe sahip olmayan sayfanızı tercih etmemeye başlayacağı için, görünürlük kaybı yaşayabilirsiniz.
• İçeriğin yeterli derinliğe sahip olması, eksiksiz bilgi vermesi: Yüzeysel ve kısa kalmış içerik kullanıcı için doyurucu olmayabilir. Kısa içerik doğal olarak kısa sürede tüketilecek hem de beklentileri karşılamayacak düzeyde yetersiz olduğu için rağbet görmeyecektir.
• Arama motoru için değil, Kullanıcı için üretilmesi: Yayımlayacağınız içeriğin arama motorlarında daha fazla görünür olmasını sağlamak için yüksek yoğunlukta anahtar kelime kullanmak olumsuz etki yaratabilir. Özellikle Google, “doğal olmayacak şekilde sık kullanılan anahtar kelimelerin” zararlı olabileceği konusunda uyarıyor.
• İçeriğin Zengin Medyayla desteklenmesi: Eğer mümkünse ve seçtiğiniz konuya uygunsa, içeriğinizi fotoğraf, grafik, video veya ses dosyalarıyla zenginleştirebilirsiniz. Hem kullanıcılarınız için eğlenceli hem de yazılı içeriğinizi destekleyen öğelerin büyük faydası dokunacaktır.
• Dikkat çekici konu ve Konu Başlıkları: Seçtiğiniz konuda sadece doyurucu, güncel ve kaliteli bir içerik üretmeniz yeterli olmayabilir, bu içeriği dikkat çeken bir başlık ve açıklamayla sunmanız, kullanıcıların ilgisini toplamak için iyi bir yöntemdir.
• Görünüm ve Fonsiyonların İçeriğe Etkisi: WordPress’te seçebileceğiniz birçok ücretli ve ücretsiz Tema ve Eklenti mevcuttur. Seçtiğiniz temanın site içerisinde gezinmeyi ve içeriğin okunmasını kolaylaştırması büyük etkiye sahiptir. Ayrıca yüklediğiniz eklentilerin ve fonksiyonların, içeriğin önüne geçmeyecek şekilde seçilmesi faydalıdır.
• İçeriğin Önemli Noktalarının Ön Plana çıkarılması: İçeriğinizin önemli kısımlarını ön plana çıkarmayı deneyebilirsiniz. Özellikle vurguladığınız yerlerde altı çizili, kalın harfler ve belirgin renkler, daha az vurgulamak istediğiniz yerlerde italik harfler kullanabilirsiniz.

Temel olarak bahsedebileceğimiz bu kriterlerin ortak noktası, kullanıcı odaklı olmaları ve kullanıcı beklentilerini karşılayabilir olmalarıdır . Kullanıcıların “vakit kaybı” olarak değerlendireceği bir içeriğin kaliteli olmasından bahsedemeyiz, o içeriğin yer aldığı sayfa da Arama motorlarında görünürlüğe sahip olamaz.

Kullanabileceğiniz Faydalı Eklentilere Göz Atmaktan Çekinmeyin:

WordPress, kullanıcılar ve geliştiriciler tarafından oluşturulmuş ve birçok farklı amaca hizmet eden eklentilerle donatılmıştır. Sitenizi WordPress ile oluşturmaya başladığınızda otomatik olarak yüklenen birkaç eklentiyi (örn. akismet) “Eklentiler” ya da “Plugins” sayfasında görebilirsiniz. Aynı sayfada “Yeni ekle” ya da “Add New” seçeneğini kullanarak ihtiyacınız olabileceğini düşündüğünüz eklentileri içerik yönetim panelinize ekleyebiliyorsunuz.

Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken birkaç nokta var; çok sayıda eklenti kullanmak, bazı performans problemlerine yol açabilir. “Ne gibi problemler?” diye sorarsanız; sitenizin açılma hızının olumsuz etkilenmesi, sürüm uyumsuzluklarından kaynaklanan görünüm ve fonksiyon sorunları, diğer eklentilerin çalışmasını etkileme, güvenlik zaafı gibi sorunlarla karşılaşmanız söz konusu olabilir. Bu konuda detaylı bilgi almak için “WordPress Güvenlik Tedbirlerinizi Aldınız Mı?” başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.

WordPress, sitenizde kullanabileceğiniz faydalı eklentiler haricinde ücretli ve ücretsiz temaları da sunmaktadır. Bazı eklentiler görünümde ufak tefek değişiklikler yapabiliyorken, temalar sitenizin havasını tamamen değiştirebilecek kadar etkili olabilir. Tema seçimi yapabilmek için sol panelde yer alan “Görünüm” ya da “Appearance” bölümünde yer alan “Temalar” ya da “Themes” bölümünü seçebilirsiniz. Burada yer alan birçok temayı ön izleme modu sayesinde sitenize uygulayıp hoşunuza giden görünümü elde edebilirsiniz.

Bu konuda öncelikle dikkat etmeniz gereken nokta; Eklentilerin ve Temaların WordPress sürümüyle uyumlu olması ve belirli aralıklarla güncelleniyor olmasıdır. Uzun zamandır güncellenmeyen bir eklenti ya da tema, mevcut WordPress versiyonuyla çalışmayabilir, günümüz teknolojisine ayak uyduramamış olabilir. Özellikle ücret ödenerek alınan eklenti ve temalarda böyle bir sorunla karşılaşmak zordur ancak ücretsiz olanlar içinde seçim yaparken dikkat edilmesi faydalı olacaktır.

Önemli Not: Uzun süredir güncellenmemiş veya ücretsiz bir Tema / Eklenti kullanmak istiyorsanız dikkatli olun. Oluşabilecek bir probleme karşı hazırlıklı olmak adına sitenizin yedeğini almayı unutmayın.

Temel SEO Öğeleri Hala Önemli, Onları Unutmayalım

Günümüzde Arama Motoru Optimizasyonu daha çok içeriğin ve kullanıcı deneyiminin ön plana çıktığı düzenlemelere ihtiyaç duysa da, temel SEO öğelerini es geçmemek faydalıdır.

• Sayfa Başlığı
  • Oluşturduğunuz sayfanın başlığı (Meta Title Tag), tarayıcının üst kısmında görünmekte ve hem kullanıcının hangi sayfada olduğunu görebilmesini sağlar hem de arama motoru sonuçlarında görüntülenen ilk ifadeyi içermektedir. Anlamlı bir sayfa başlığı oluşturmanız bu açıdan faydalıdır. Boş bırakılmış ya da anlamsız kelimelerle doldurulmuş sayfa başlıkları olumsuz etkiye sebep olabilir. Ayrıca sayfa başlığının minimum 30 maksimum 55 karakter olmasına dikkat etmenizi tavsiye ederiz.
  • Bu özelliği kullanabilmek için “Yoast WordPress SEO” ya da “All in One SEO” gibi eklentileri yükleyebilirsiniz.

• Sayfa Açıklaması
  • Oluşturacağınız sayfa açıklaması (Meta Description Tag) arama sonuçlarında, sayfa başlığının altında yer alan kısa açıklamadır. Sayfa içeriğinin bir özetini oluşturacak şekilde belirtilmesi çok önemlidir. Sayfa açıklamasının minimum 75, maksimum 150 karakter olmasına dikkat etmenizi tavsiye ederiz.
  • Bu özelliği kullanabilmek için “Yoast WordPress SEO” ya da “All in One SEO” gibi eklentileri yükleyebilirsiniz.

• Başlık Etiketleri 
  • Başlık etiketleri, sayfa içerisinde kullanabileceğiniz başlık belirteçleridir. İçeriğinizin bölümlerini kullanıcıya daha belirgin şekilde aktarmanızı sağlayan başlık etiketleri, okuma kolaylığı sağlamaktadır. “Headings” olarak da geçen başlık etiketleri, hiyerarşik olarak altı seviyede kullanılabilir. H1 ile başlayan etiketler, H6’ya kadar gitmektedir. WordPress kullanırken yazıya verdiğiniz başlık otomatik olarak H1 olarak belirlenmekteyken, H2 ve H3 başlık etiketlerini kendiniz belirleyebilirsiniz. Sayısını çok yüksek tutmadan, birkaç adet başlık etiketi kullanmanız faydalı olacaktır.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabilmektedir.

• Sayfa Adresi
  • Sayfa adresi, hem arama motorlarının hem de kullanıcının dikkat ettiği öğelerden bir tanesidir. Karmaşık ve anlamsız adresler, her iki tarafta olumsuz etki yaratabilir. WordPress kullanırken sayfa adresini, yazı başlığınıza uyumlu olacak şekilde belirleyebilirsiniz. “Kalıcı Bağlantı” olarak geçen bu özelliği kullanmanız, sayfa adresinizin okunabilir ve hatırlanabilir olmasını sağlar. URL oluştururken kelimeleri tire “-” işaretiyle ayırmanızı ve özel noktalama işaretleri kullanımından kaçınmanızı tavsiye ederiz.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabilmektedir.

• Görsel Optimizasyonu
  • Görseller İçin SEO Rehberi başlıklı yazımızda detaylı olarak anlattığımız gibi, sayfanızda kullanacağınız görsellerin de optimize edilmesi büyük fayda sağlayacaktır. Görsellerin sayfanıza birçok etkisi vardır, sayfa yüklenme hızı, içeriğin zenginleşmesi, arama motorlarında görünürlüğün artması gibi başlıca konularda faydasını görebilirsiniz. Kullanacağınız görselin çözünürlük ve boyut olarak çok büyük ve çok küçük olmaması, alt text ve dosya ismi gibi detayların boş bırakılmaması faydalı olacaktır.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabildiği gibi, görseli sıkıştırmak ve boyut optimize etmek için WP Smush eklentisini kullanabilirsiniz.

• Yönlendirmeler
  • Kaldırmayı düşündüğünüz ya da adresini değiştirmek istediğiniz bir sayfanız varsa, işlem yaptıktan sonra sayfanızı yönlendirmeyi unutmayın. Bir sayfayı kaldırdığınızda, o sayfaya başka Web sitelerinden verilmiş linkler varsa, kullanıcılar linke tıkladıklarında boş bir sayfayla karşılaşmaktan hoşlanmazlar. Sayfanızı, ilgili olabilecek başka bir sayfaya yönlendirmenizi tavsiye ederiz. Adresini değiştirdiğiniz bir sayfayı, hem eski hem de yeni adresiyle test etmeniz gereklidir, eski adrese sahip olan sayfa hala açılıyorsa, eski adresi yenisine yönlendirmeniz çok faydalı olacaktır. Bu tip yönlendirmeler yaparken “301 – Kalıcı yönlendirme” kullanmanızı tavsiye ederiz. Ancak dikkat edin, aynı adresi birden çok yönlendirmek, arama motorlarının bir noktada yönlendirmeyi takip etmeyi bırakmasıyla sonuçlanabilir. Bu yüzden aynı sayfa için çok sayıda yönlendirme yapmaktan kaçının.
  • Bu özelliği kullanabilmek için “Eggplant 301 Redirects” ya da “Quick Page/Post Redirect Plugin” eklentilerini kullanabilirsiniz.

• Sitemap.XML dosyası
  • Sitemap XML dosyası, arama motorlarının sitenizi hızlı ve kolay şekilde taraması için önemli bir dosyadır.
  • Bu dosyanın oluşturulması için “XML Sitemap & Google News feeds” ya da “Google XML Sitemaps” eklentilerini kullanabilirsiniz.
  • Dosyayı oluşturduktan sonra Google Search Console kullanarak, sitemap dosyanızı Google’a göndermeyi unutmayın.

• Robots.TXT dosyası
  • Arama motorları sitenizi taramak için robotlar kullanır, robots.txt dosyası da bu robotların sitenizdeki hangi dizinlere giriş yapıp yapamayacağı konusunda sizin belirleyeceğiniz direktifler içerir. Bir robotun taramasını istemediğiniz bir dizin varsa, robots.txt dosyasına eklemeniz yeterlidir. Ayrıca “Sitemap.XML” dosyanızın adresini robots.txt dosyasına eklemeniz büyük fayda sağlayacaktır.
  • Bu dosyanın oluşturulması için “Multipart robots.txt editor” ya da “All in One SEO” gibi eklentileri kullanabilirsiniz.

• İç ve Dış Linkleme
  • Sayfalarınız arasında ve diğer Web sitelerine düzenli olarak link vermeniz, kullanıcı deneyimini artıran etkenlerdendir. Ayrıca sayfalarınız arasındaki düzgün linkleme, arama motorlarının hoşuna giden bir durumdur. İçeriğinizle ilgili olabilecek konularla ilgili iç ve dış linkleme yapmaktan çekinmeyin. Linkleme sayısını çok fazla tutmamaya çalışın, çok sayıda link okumayı zorlaştırabilir ve arama motoru tarafından “spam” olarak algılanabilir. Link verirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, link verdiğiniz sayfa adresinin en sade halini kullanmak ve mantıklı bir “Bağlantı metni” ya da “Anchor Text” kullanmanızdır. Abartılmış ifadeler içeren bağlantı metinleri arama motorlarına doğal görünmeyebilir ve “spam” olarak algılanabilir.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabilmektedir.

• Özgün “404 sayfa bulunamadı” Sayfası
  • Sitenizde bulunmayan veya bir süre önce kaldırılmış olan bir adrese gelen kullanıcı, boş veya yönlendirme içermeyen bir sayfaya geldiğinde, o sayfayı kapatma eğilimi gösterebilir. Bunu engellemek ve kullanıcıyı sayfada tutmak için özgün ve yönlendirme içeren bir 404 sayfası oluşturabilirsiniz. 404 sayfanızda bir arama bölümü, bir anasayfa butonu ve sayfanın bulunamadığına dair açıklayıcı mesaj eklemeniz sağlıklı olacaktır.
  • Bu özelliği kullanabilmek için “404 Page by SeedProd” veya “Custom 404 Pro” gibi eklentileri kullanabilirsiniz.

• İletişim Formları
  • Kullanıcılarınızın sizinle iletişim kurabilmesi için iletişim formu oluşturmanız büyük önem taşımaktadır. Her ne kadar bir temel SEO öğesi değilmiş gibi görünse de, genel Web dilinde oturmuş bir ifade olarak betimleyebileceğimiz “iletişim” kavramı, genel olarak arama motorlarının anlayabileceği içeriğe sahiptir. Bu sebeple bir iletişim formu hazırlamanız, kullanıcılarla etkileşim içerisinde olmanızı sağlayabilir.
  • Basit veya gelişmiş iletişim formu oluşturabilmek için “Contact Form” veya “Contact Bank – Contact Forms Builder” gibi eklentileri kullanabilirsiniz.

• Kullanıcı Yorumları ve buna dair detaylar
  • Kullanıcıların yaptığı yorumlar, hem sayfaya ne kadar ilgi gösterildiğinin bir belirtisidir hem de ayrıca bir “içerik” olarak değerlendirilebilir. Kullanıcı yorum denetimi için yerleşik WordPress yorum yönetim sistemini kullanabilirsiniz. Kullanıcılar yorum yaptığında ne olacağına karar vermek sizin elinizde, yorumun hemen yayımlanması , yorumun yayımlanması için denetlenmesi gibi seçenekleri kullanabilirsiniz.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabilmektedir.

• Sosyal Medya Paylaşım Bağlantıları ve Hesap Butonları
  • Her ne kadar bir temel SEO öğesi olarak görmesek de, Sosyal Medya ile ilgili aktiviteler, SEO’yu destekleyen etkenlerin başında gelmektedir. Sosyal Medyada popüler olan ve sıklıkla paylaşılan bir içerik, yarattığı yüksek trafikle arama motorlarının dikkatini çekebilir. Sitenizin ana sayfasında ve alt sayfalarınızda olmak üzere, Sosyal Medya hesaplarınızı gösteren butonlara ek olarak içeriğinizin paylaşılmasını kolaylaştıracak “paylaş” butonlarının görünür şekilde yerleştirilmesi büyük önem taşımaktadır.
  • Bu özelliği kullanabilmek için WordPress temanızı inceleyin. Eğer temanızda bu özellik yoksa, “Social Media Feather” ya da “Super Socializer” gibi eklentileri kullanabilirsiniz.

• Kategoriler ve Etiketler
  • WordPress ile istediğiniz kadar kategori, alt kategori ve etiket oluşturabilirsiniz. Oluşturduğunuz kategoriler ve etiketler kendilerine ait sayfalara sahip olurlar. Arama motorları bu sayfaları tarayabilir ve içeriğe ulaşabilirler. Bu konuda tavsiyemiz, Kategori ve Etiketlerin arama motoru erişimini kapatmanız yönündedir. Bir etiket altında listelenen içerikler, bir başka etiketin altında da aynı şekilde listelenebileceği için, “yinelenen içerik” olarak değerlendirilebilirler.
  • Bu özellik WordPress’te varsayılan olarak kullanılabilmektedir.

• RSS Besleme Fonksiyonu
  • RSS, “Really Simple Syndication” ya da “Çok Basit Besleme” olarak da adlandırabileceğimiz, site içeriği güncellendikçe bildirim yapılmasını sağlayan otomatik bir sistemdir. Doğrudan SEO ile ilişkisi olmasa da, global bir fonksiyon olarak bilinmektedir. Ziyaretçilerinizin, sitenize doğrudan giriş yapmadan sitenizdeki güncellemeleri takip etmelerini sağlayabilir. Kullanıcılara bu özelliği sağlamanız sağlıklı olacaktır.
  • RSS Besleme özelliğini kullanmak için, WordPress temanızı inceleyin. Eğer temanızda bu özellik yoksa, “WP RSS Aggregator” ya da “Category Specific RSS feed Subscription” eklentilerini kullanabilirsiniz.

İleri Düzey Özelleştirme Seçenekleri

Uyarı: Bu bölümde bahsedeceğimiz yöntemler, ileri düzey kullanıcıları hedeflemektedir.

WordPress, birçok tema ve eklentiye sahip olmasının yanında, yerleşik bir kod editörü (düzenleyici) de barındırmaktadır. Sitenizin ve sisteme eklediğiniz tema ve eklentilerin kodlarını ayrı ayrı görmenizi sağlayan kod editörü, temel HTML, PHP ve CSS dosyalarının düzenlenebilmesini sağlamaktadır. Bu dillerin kullanılmadığı diğer dosyaları kullanıcının site kök dizini içinde, harici bir editör ile düzenlemesi mümkün olabilir. Editör ile, sitenizin temel öğelerini, temaları, eklentileri ve birçok fonksiyonu istediğiniz gibi özelleştirebilirsiniz. Eğer kodlama dilleriyle aranız iyiyse, neler yapabileceğinizi zaten çok iyi biliyorsunuz demektir.

Düzenleyici ile sitenizin temel kısımlarında ve CSS stil dosyanızda dilediğiniz gibi düzenleme yapabilirsiniz. Kod yazmaktan hoşlananlar için zevkli bir uğraşa dönüşen bu işlevle sitenizde kendinize has değişiklikler yapabilirsiniz.

Site Hızı Çok Önemli Bir Etken

WordPress’te site hızını etkileyen en önemli faktörlerin başında Temalar, Eklentiler ve Site içinde kullanılan Zengin Medya öğeleri gelmektedir. Seçtiğiniz temanın site hızını ne kadar etkilediğini gözlemlemek amacıyla Google PageSpeed Insights test aracını kullanabilirsiniz. Temanızı seçtikten sonra bu araçla test yapabilir, farklı bir temayı seçip tekrar test ederek sonuçları karşılaştırabilirsiniz. Her temanın farklı bir görünümü ve farklı işlevleri olduğu için, hız testi sonuçları farklı olabilir. Hız testi sonucuna göz atarak en optimize temayı seçebilirsiniz. Gerektiği taktirde Google PageSpeed Insights test aracının belirttiği alanlarda iyileştirmeler yaparak site hızı puanını yükseltmeniz faydalı olacaktır.

Not: Google PageSpeed Insights aracıyla birden fazla test yaparken en az 30 saniye beklemenizi tavsiye ederiz.

Sitenizde ve sayfalarınızda kullanmayı düşündüğünüz görsellerin gereğinden büyük boyutlarda olması da, sayfa yüklenme hızını olumsuz etkilemektedir. WordPress’te “Wp Smush” eklentisini kullanarak yüklediğiniz görsellerin sıkıştırılmasını sağlayabilirsiniz. Ya da yüklemeden önce görsellerinizi en optimize boyuta indirmek için, Görseller için SEO Rehberi yazımızda belirttiğimiz araçları kullanabilirsiniz:

• Adobe Photoshop  (Genel Optimizasyon)
• GIMP (Genel Optimizasyon)
• Gifsicle (GIF dosyaları için optimizasyon)
• JpegTran (JPEG dosyaları için optimizasyon)
• OptiPNG (PNG dosyaları için optimizasyon – kayıpsız sıkıştırma)
• PNGQuant (PNG dosyaları için optimizasyon – kayıplı sıkıştırma)

Ayrıca Google’ın görsel optimizasyon yardım sayfalarından da yararlanabilirsiniz:

• Görseller – Search Engine Yardım
• Resimleri Optimize Etme

Site Hızı Kadar Tasarım ve Mobil Uyumluluk da Önemli

WordPress sitenizin mobil uyumlu olması, öncelikle seçtiğiniz temanın mobil uyumlu olmasıyla mümkündür. Her tema mobil uyumlu tasarıma sahip olmayabilir, bu açıdan mobil uyumluluk kriterlerini taşıyan bir tema seçmeniz büyük önem taşımaktadır. “Responsive Design” ya da “Esnek Tasarım” olarak adlandırılan site tasarımı, WordPress sitenizin mobil uyumlu olmasını sağlayabilir. Konuyla ilgili Mobil SEO Rehberi yazımızda detaylı bilgiyi bulabilirsiniz.

Seçtiğiniz temanın mobil uyumlu olup olmadığını anlamak için Google Mobil Uyumluluk Test Aracını kullanabilirsiniz. Bu test, Sayfa Düzeyinde çalışmaktadır, farklı fonksiyonlara sahip sayfalarınız için ayrı ayrı test yapmanız gerekebilir.

Google, mobil uyumluluğu bir sıralama kriteri olarak ilan ettiği için, sitenizin mobil cihazlarda rahatlıkla görüntülenebiliyor olması büyük bir etkendir. WordPress sitenizin mobil uyumlu görünmesi için çok sayıda tema içermekte. Tasarım ve görünüm açısından en iyi olduğunu düşündüğünüz tema Mobil Uyumluluk Testinden de geçiyorsa, içiniz rahat olsun.

Gereksiz Fonksiyonlardan Kaçınmak

Gereksiz birçok fonksiyon yüzünden sitenizin açılma hızı olumsuz etkilenebilir. Site genelinde veya sayfa düzeyinde çeşitli özellikler sunan bazı fonksiyonlar, sitenizi yavaşlatabilir. Örneğin birden fazla navigasyon öğesi kullanılması, “Bunlar da ilginizi çekebilir” bölümünde olması gerekenden fazla konuya yer verilmesi, ek özellikler sunan “Bileşenler” ya da “Widgets” kullanımının abartılması gibi konulara dikkat etmediğiniz taktirde, sayfalarınızın ağırlaşması söz konusudur. Gözle görülür bir yavaşlık olduğunu hissetmeseniz bile, ölçüm araçları bu değişimleri hemen tespit edebilirler. Ayrıca sağdan soldan çıkan “bize abone olun, noolur sevin bizi” içerikli kutucuklar, açılır pencereler, içeriğin üzerini kapatan tanıtım veya reklam pencereleri, hem site hızını hem de kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyebilmektedir.

Zengin Medya kullanımına dikkat edilmediği taktirde, site hızı olumsuz etkilenebilir. Görseller dışında sitenizin yavaşlamasına sebep olabilecek bir diğer medya kullanımı, video veya ses dosyaları olabilir. Günümüzde Youtube, Vimeo gibi video portallarına yüklenen videoları kendi sayfalarınıza yerleştirmeniz mümkün. Ses dosyaları için Youtube, SoundCloud ya da MixCloud gibi platformları kullanabilirsiniz. Her bir medya dosyası için ayrıca oluşturulan yerleştirme kodunu, site veya sayfanızın içine yerleştirerek sorunsuz ve hızlı veri aktarımı gerçekleştirebilirsiniz.

Bu konuda detaylı bilgi almak için WordPress Sitenizi 12 Adımda Hızlandırın başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.

Genel Değerlendirme ve Sonuç

Bir siteyi WordPress ile oluştururken yapabilecekleriniz neredeyse sınırsız gibi, dilediğiniz kadar fonksiyon ve eklentiyle sitenizi süper-özelleştirilmiş hale getirebilirsiniz. Ancak dikkat edilmeden kullanıldığında WordPress, beklentilerinizi karşılaması bir yana, sitenizin kullanılamaz duruma gelmesine sebep olabilir. Yukarıda yer alan özellik ve öneriler, WordPress sitenizin genel SEO uyumluluğunu destekleyecek öğelerden oluşmaktadır. İstediğiniz gibi değiştirebilir, ekleyebilir veya çıkarabilir, tamamen isteğiniz doğrultusunda özelleştirme yapabilirsiniz. WordPress sadece bir platform olsa da, sağladığı yenilikçi ve farklı özelliklerle İnternet dünyasındaki görünürlüğünüzü desteklemek için ihtiyacınız olan hemen her şeye sahip.